Kellik 4 yıl sonra tamamen bitiyor mu?

100 yıldır erkeklerin değişmez sorunu ‘’kellik’’ üzerine onlarca firma neredeyse geceli gündüzlü çalışıyor. Bu süre içerisinde uzun yol katedildi ama istenilen sonuca tam olarak varılamadı. Özellikle Uzakdoğu Asya ülkeleri son 10 yıldır dermatoloji ve güzellik alanında devrim sayılabilecek gelişmeleri bizlerin hayatlarına sundu. İşte Japonya’dan gelen son açıklama, ülkenin en büyük araştırma organizasyonu RIKEN’in iki büyük şirketi iş birliği yaparak yenileyici kellik tedavisi üzerine çalışmalar yürüttüklerini açıkladı. Ayrıca yapılan çalışmalarda 2020’de ticari kullanıma uygun hale gelecek bir çözümünde çok yakın olduğu belirtilmiş.

Erkek tipi kellik nedir?

Erkeklerin yaklaşık üçte ikisi ailelerinden geçen (genetik bir durum olan) erkek tipi kellik yaşarlar. Bununla birlikte, ebeveynlerinizden birinin kel olması sizin de kaderinizin belli olduğu anlamına gelmez. Genler kuşak atlayabilir. Bununla birlikte tersi de olabilir.

Erkek tipi kellik, genellikle kısım kısım ortaya çıkmaya başlar. Kafa derisinin önünde, her iki yanda, saç çizgisinde ya da tepede, başın üstünde yuvarlak bölgedeki saçların kaybı ile başlar. Saç dökülmesi yirmi yaşından öncede görülebilir, fakat çoğu zaman orta yaş ile başlar. Diğer yönden sağlıklı erkeklerin saçlarını niçin kaybettikleri hala bir sırdır. Bazı araştırmacılar, erkeklik hormonunun, saç köklerini küçülterek saç gelişimini engellediğine inanırlar. Bir kısmıysa cildin ürettiği yağ ile tıkanan kıl köküne, besleyicilerin ulaşmayarak gelişimi engellediğini düşünüyor.

Saç folikülleri yeniden üretilebilir mi?

Takashi Tsuji’nin yönettiği araştırmada, fareler üzerinde yapılan deneylerde diş, bazı salgı bezleri ve saç folikülü gibi vücut parçalarının ilk evre yöntemiyle yeniden geliştirilebileceği ispatlanmış. Burada en önemli bileşen kök hücreler. Bu hücreler kendilerini vücudun ihtiyacına göre başka hücrelere dönüştürerek ihtiyaç duyulan vücut parçalarını oluşturabiliyorlar.

Saç folikülü nedir?

Saç folikülleri, saçlarımızın köklerinde bulunan ve saça gerekli besini sağlayan hücreler ve dokulardır. Saç folikülleri, kendisine bağlı kök hücreler aracılığıyla, doğumdan sonra tekrar kendisini yenilediğini bildiğimiz, deri dışındaki neredeyse tek organdır. Bir saç folikülünden 3 – 7 yıl boyunca saç çıkabilir. Daha sonra folikül uykuya geçer ve saçları döker. Birkaç ay içinde ise uyanır ve bu döngü tekrar başlar. Bu döngü hormonlardan, bağışıklık sisteminden ve yaşlanmadan etkilenebilir. Bugüne dek foliküllerin zarar görmesi durumunda yeni folikül üretilemiyor ve kellik görülüyordu.

Peki ön görülen yöntem neyi sağlıyor?

Foliküler yenileyici ilaç adı verilen yöntemle hastanın saç derisinden küçük parçalar alınıyor, buradaki foliküllerde bulunan aktif kök hücreler ayrıştırılıyor. Daha sonra bu kök hücrelerin sayısı ve boyutu artırılıyor. Tsuji’nin ilk evre metodu kullanılarak bu hücrelerin foliküle dönüştürülmesinin ardından, üretilen foliküller hastanın saç derisine yerleştiriliyor.

Kullanılan yöntemler nasıl?

Bugün yapılan şey hastanın saçının çok olduğu bölgeden saçı alıp az olduğu bölgeye taşımaktır. Ayrıca bu yöntemlerle gelecekte saçların tekrar dökülmesini engellemek için de bir değişiklik yapılamıyor. Foliküler yenileme metodunda ise deriden alınan küçük miktarda saç molekülü çoğaltılıyor ve saç büyümesinin devamlılığı sağlanıyor. Bu yöntemin etkili olarak çalışabilmesi için yüksek isabet kabiliyetine sahip biyomühendislik becerileri ve cihazlarına ihtiyaç duyuluyor olmasıdır. İşte bu noktada alanında başarılı işler yapan büyük Japon markası devreye giriyor. Firma, bu süreçte üretilen kök hücrelerini saç foliküllerine dönüştürecek. Yöntem başarılı bir şekilde uygulamaya konursa kelliğin sona erebileceği düşünülüyor.

Teknolojik gelişmeler, önümüzdeki 3-5 yıllık süreçte bizi çok şaşırtacak yenilikler yapmaya devam edeceğini gösteriyor. Biz doktorlara düşen bu yenilikleri sonuna kadar takip etmek, sizlere duyurmak ve en son aşama ilk uygulayıcıları arasında olmak.

Yorumlar

Yorum

yasemin amato: 1965 yılında İran'nın Tebriz kentinde doğmuştur. 1983 yılından itibaren Türkiye'de yaşamaktadır. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra, ihtisasını aynı üniversitenin Dermatoloji Ana Bilim Dalı'nda yaptı. Kozmetik dermatolojiye olan tutkusunu geliştirmek için İngiltere'ye gidip Birmingham'da dermatoloji kursuna katıldı. 1995 yılında ABD'nin Dallas eyaletinde Kollajen enjeksiyonları hakkında eğitim aldı. 1996 yılında Paris'te dünyanın en ünlü uzmanlarından (Dr.Benjamin Asher, David Goldberg, Dr. Legrand, Dr. J.Le Coz, Dr.Laglen) değişik dolgu maddeleri enjeksiyonları, botoks ve mezoterapi eğitimi gördü. Türkiye'ye dönünce YASEMEN adında bir kozmetik dermatoloji merkezi açarak, İzmir'de ilk kez dolgu, botoks, mezoterapi, lazer epilasyon, kalıcı makyaj ve mikrodermabrazyon uygulamalarını başlattı. 2004 yılında Doğan Yayınevi'nden çıkan "Güzel ol, Bugün, Yarın ve Daima" isimli bir kitap yazmıştır. 2009 yılında "Yaşlanmayı erteleyin" "Evde güzellik ve bakım sırları" "Güzel dokunuşlar" isimli kitapları yayınlanmıştır. 2004 yılından itibaren Şamdan plus, Diva, Sabah Gazetesi'nin eki Günaydın, Hürriyet Aile, Kuşhan Diyet, Karşıyaka LIFE, ESİAD dergileri gibi yayınlarda köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca 1994 yılından beri Ticaret Europe üyesidir. Kendisi bir çok televizyon programlarında, üniversite içi seminerlerde, konferanslarda, ulusal ve uluslararası kongre ve seminerlerde konuşmacı olarak katılmıştır. Dr. Yasemin Fatih Amato evli ve bir çocuk annesidir.
Related Post
Leave a Comment