Neden spor yapmalıyız?

Tüm bilimsel araştırmalar ve bir çeşit koruyucu sağlık alanı sayılan, sayısız anti aging ekolü, fiziksel aktivitenin ve düzenli spor yapmanın önemi üzerinde durmaktadır. Özellikle orta yaştan itibaren, en ılımlı egzersizler dahi uzun yıllar genç kalmanın en güvenilir yolu olarak görülmesi tesadüf değildir.

Fiziksel aktivite ve düzenli jimnastik, her şeyden önce insanın moralini yükseltir, stresi giderir, iyimserliği ve neşeyi besler, uykuyu düzenler. Hiçbir yan etkisi olmayan, doğal bir antidepresan rolü oynar. Uzun vadede savunma sistemini güçlendirir ve birçok hastalığı önler. Kireçlenmeler, fıtıklaşmalar, denge bozuklukları, diyabet, kalp hastalıkları, tansiyon, kemik erimesi ve bazı kanser türleri bile bunların arasında sayılabilir. Düzenli spor yapmak, kan dolaşımını düzenler. Sağlıklı kan dolaşımı güzel bir cildin ilk koşuludur. Daha önce yazdığım gibi; kılcal damar çatlamaları, varisler, selülit son tahlilde birer dolaşım sorunudurlar. Karın bölgesindeki yağları eritmenin, vücudu şekle sokmanın, sıkılığını korumanın da tek yolu, bildiğiniz gibi, spor yapmaktır.

Sporun yaşı olur mu?

Özellikle yaşı ilerleyen insanlar vücutlarını zorlamaktan kaçınırlar.  Ağrılarından, düşmekten, başlarının dönmesinden korkarlar. Onlara ne kadar çok oturma fırsatı verirsek, ne kadar çok şeyi ayaklarına getirirsek o kadar iyi baktığımızı zannederiz. Ve sonuçta en küçük bir aksilik kemiklerinin kırılmasına neden olur. Böylece hareketsizlik artar. Ve saat hızla geriye saymaya başlar. Hareketsizlik daha fazla kas kaybına, kas kaybı yeteneklerin kaybolmasına, günlük faaliyetin bile sürdürülemediği bir noktaya doğru ilerler. Düşünün bir kere, bir haftalık yatak istirahati, kas kütlesinde %20 kayba neden olur!

Biz nasıl doğadan koptuk!

Eskiden insanların çok daha az şeye ihtiyaçları vardı. Onların en büyük serveti sahip oldukları enerjiydi. Yıllardır tüm yatırımlar her şeye ve daha çok şeye, oturduğumuz yerde sahip olabilmemiz için yapılıyor. Sosyalleşme yerine televizyonu, ziyaret yerine telefonu, yürüme yerine otomobilleri, dünyanın öbür ucuna ulaşmak için interneti geliştirdik. Ya gıdalar, her gün yeni bir teknolojiyle daha hızlı üretim yolunu seçiyoruz. Sonuç bozulmuş gıda kalitesi ve gelişen tıp ile ilaç sanayi oluyor. Kuşkusuz artık daha çok paraya ihtiyacımız var. Çünkü tüm yaşam gibi ihtiyaçlarımız da yapay bir hale geldi. Gece gündüz çalışarak kazandıklarımızı; sağlığımıza, ilaçlara,  doğamıza aykırı koşullardaki yaşamın yarattığı depresyonları azaltmaya, alış verişe, bizi  oturduğumuz yere mıhlayan teknoloji ürünlerine harcamak zorundayız! Ve daima  daha  fazla çalışmak ve daha  fazla kazanmak zorundayız! Yani kendi elimizle kazdığımız dipsiz bir kuyuya düşmüş bulunuyoruz. Çağımızı değiştiremeyiz ama her şeye rağmen doğaya dönmenin ilk koşulu öncelikle  yeniden harekete sarılmaktır.

Yoga bir spor mudur?

Düzenli bir program yapacaksanız, yoga gibi uzak doğu disiplinlerini de

seçebilirsiniz. Yoga size gevşeme, zihni boşaltma ve öz farkındalık

konusunda ek yararlar da sağlar. Ayrıca azimle çalıştığınız sürece; tüm kas

gruplarının, tepeden tırnağa tüm omurganın, iskelet ve eklemlerin esnekliği artar; kan ve lenf dolaşımı düzelir, bağışıklık sistemi güçlenir. İç organlar ile salgı bezleri daha etkin çalışır ve metabolizma düzene girer.

Doğru yapılan egzersizler size fayda sağlar

Egzersiz çeşitlerini 4 ana grupta toplayabiliriz. Bunları ağırlık, denge, stretching ve dayanıklılık olarak sıralayabiliriz.

Ağırlık egzersizleri: Vücuttaki kas kütlesini arttırır, metabolizmayı hızlandırır, yağları yakar ve kan şekerini dengelemede yardımcı olur.

Denge alıştırmaları: Bacaklarınızı güçlendirir, vücut dilini gençleştirir, özgüveni,ruhsal dengeyi ve aktivitenizi arttırır.

Stretching hareketleri: Vücut esnekliğini sağlar.

Dayanıklılık egzersizleri: Kalp atışlarını biraz hızlandıran tüm aktiviteleri içine alır. Yürüme, koşma, yüzme, bisiklete binme, merdiven çıkma, bahçe bakımı, köpeğinizi gezdirmek gibi.

Yorumlar

Yorum

yasemin amato: 1965 yılında İran'nın Tebriz kentinde doğmuştur. 1983 yılından itibaren Türkiye'de yaşamaktadır. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra, ihtisasını aynı üniversitenin Dermatoloji Ana Bilim Dalı'nda yaptı. Kozmetik dermatolojiye olan tutkusunu geliştirmek için İngiltere'ye gidip Birmingham'da dermatoloji kursuna katıldı. 1995 yılında ABD'nin Dallas eyaletinde Kollajen enjeksiyonları hakkında eğitim aldı. 1996 yılında Paris'te dünyanın en ünlü uzmanlarından (Dr.Benjamin Asher, David Goldberg, Dr. Legrand, Dr. J.Le Coz, Dr.Laglen) değişik dolgu maddeleri enjeksiyonları, botoks ve mezoterapi eğitimi gördü. Türkiye'ye dönünce YASEMEN adında bir kozmetik dermatoloji merkezi açarak, İzmir'de ilk kez dolgu, botoks, mezoterapi, lazer epilasyon, kalıcı makyaj ve mikrodermabrazyon uygulamalarını başlattı. 2004 yılında Doğan Yayınevi'nden çıkan "Güzel ol, Bugün, Yarın ve Daima" isimli bir kitap yazmıştır. 2009 yılında "Yaşlanmayı erteleyin" "Evde güzellik ve bakım sırları" "Güzel dokunuşlar" isimli kitapları yayınlanmıştır. 2004 yılından itibaren Şamdan plus, Diva, Sabah Gazetesi'nin eki Günaydın, Hürriyet Aile, Kuşhan Diyet, Karşıyaka LIFE, ESİAD dergileri gibi yayınlarda köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca 1994 yılından beri Ticaret Europe üyesidir. Kendisi bir çok televizyon programlarında, üniversite içi seminerlerde, konferanslarda, ulusal ve uluslararası kongre ve seminerlerde konuşmacı olarak katılmıştır. Dr. Yasemin Fatih Amato evli ve bir çocuk annesidir.
Related Post
Leave a Comment