DOĞRU MAKYAJ SİZİ DAHA SAĞLIKLI GÖSTERİR

Her şeyin başı ”sağlık” denir, geçilir. Ancak “güzellik” konusunun büyük kısmı gerçekten sağlıktır. Makyaj bile bunun pek dışında kalmaz ama belki biraz daha allı pullu, biraz daha renkli ayrıntılar bulabiliriz…

Boyanmak, süslenmek ihtiyacı insanlık tarihi kadar eskidir. İlkel toplumlarda erkekler de boyanırlarmış. Şimdi sadece objektiflerin veya kameraların karşısına geçerken makyaj yapıyorlar. Kadınlara gelince, bizim için makyajın anlamı oldukça farklı. Her şeyden önce, son derece doğal bir içgüdü olan, beğenilmek ihtiyacına hitap eder. Ancak çağımızda, bunun da ötesinde, bakımlı olmak bir sosyal değere, hatta neredeyse baskıya dönüşmüştür. Modern kadınlar, yalnızca güzel olmak için değil, aynı zamanda sosyal öz güvenlerini ve saygınlıklarını korumak için makyaj yapmak zorunda kalıyorlar. Neyse ki hepimiz için oldukça keyifli bir zorunluluk. Pek şikâyetimiz olduğunu sanmıyorum! O halde biraz da makyaj düzeninden ve kısaca makyaj malzemelerinden bahsedelim;

Makyaja başlamadan önce yüz güzelce temizlenir ve tonikle silinir. Biraz bekledikten sonra nemlendirici sürülür.

Sonra kaşlar gözden geçirilir, gereksiz tüyler cımbızla temizlenir.

Gerçek makyaj, cilt renginize ve cilt tipinize uygun bir fondöten sürmekle başlar.

Sonra pudra ile yüzün parlaklığı alınır ve hafifçe matlaştırılır.

Bu işlemlerden sonra yüzünüz nötr-donuk bir hale gelir. Artık sıra, yüzünüze anlam vermeye gelmiştir. Bunun için;

Göz makyajı yapılır. Önce far, highlighter sürülür. Sonra kalem veya eyeliner ile göze bir çerçeve yapılır. Rimel en son sürülür. Gerekiyorsa, bu arada kaşlar da hafifçe boyanabilir.

Yüzü biraz daha canlandırmak için allık kullanılır.

En son dudaklar boyanır. Bunun için önce dudak çerçevelenir sonra da ruj sürülür.

Makyaj yaparken önemli olan; mümkün olduğu kadar doğal, kişiliğinize ve cildinize uygun ayrıca sizi en iyi ifade edecek tarzı bulmaktır. Bu nedenle makyaj malzemelerini; cilt tipinize, cilt renginize, yaşınıza ve yaşam tarzınıza göre seçmeniz gerekir.

Cildin yağlı, kuru veya hassas olması kullanılacak makyaj ürünlerini çok etkiler.  Örneğin, seçilecek fondötenler; yağ bazlı, su bazlı, yağsız, susuz veya pudra bazlı olabilir.

Yağ bazlı fondötenleri, kuru ciltler çekinmeden kullanabilirler.

Su bazlı fondötenler, kuru ve normal ciltler için uygundur.

Pudra bazlı fondötenler, normal ve hafif yağlı ciltler içindir.

Yağsız fondötenler (oil- free), yağlı ve akneli ciltlere tavsiye edilir.

Susuz fondötenler (water- free) aşırı kalıcıdır ve sadece özel durumlarda kullanılır. Tüm bu fondötenlerin, içinde ‘’güneşten koruma faktörü’’ olanları da bulunur. Bunlar gerçekten çok yararlı ürünlerdir. Seçilecek fondötenin, cildin yapısı kadar, rengine de uygun olması gerekir. Cilt rengini belirlemek için en uygun ışık, gün ışığıdır. Kozmetik merkezlerini aydınlatan suni ışıklar, gözü yanıltabilir. Fondöten seçerken, el bileğinin iç yüzüne sürerek rengini deneyebilirsiniz. Çünkü yüze en yakın renk bu bölgededir. Bu arada dükkândan dışarı çıkıp, bir de gün ışığında bakmanız yerinde olur.

Allık

Yüzün ifadesini hemen yükseltir. Yanakların pembeleşmesi, insanı canlı, genç ve neşeli gösterir. En çok kullanılan allıklar, preslenmiş pudradan yapılanlardır. Her tip cilde rahatlıkla uyum sağlarlar. Preslenmiş pudraların yağlı veya yağsız çeşitleri bulunur. Yağsız olanlar akneli-yağlı ciltlerde, yağlı olanlar kuru ciltlerde kullanılır. Preslenmiş pudra allıklar, yumuşak fırçalarla sürülür. Sert fırçalar cildi tahriş eder. Ayrıca en kaliteli allık bile kötü bir fırçayla sürülünce, umulmadık görüntüler ortaya çıkabilir. Fırçaların bakımı ise genellikle ihmal edilir. Oysa fırçalara krem, fondöten artıkları ve tozlar yapışır. Bu nedenle fırçaları 5–6 kere kullandıktan sonra, ılık su ve sabunla yıkamanız gerekir.

Göz makyajı

Klasik kural, doğal göz rengine, ten rengine ve giysilerinize uygun renkleri seçmektir. İddiasız bir makyaj için göz rengine uygun renkler tercih edilir. Ama kontrast renkler de gayet modern ve çarpıcı ifadeler yaratabilir. Yukarıda yazılanlar son derece özetle ifade edilmiş, genel kurallar. Bu kurallar malzeme seçimi ve genel teknikler için kısıtlı olsa da, makyaj son derece yaratıcı bir şekilde yapılabilir. Göz biçiminiz, göz kapaklarının şekli, yüzdeki çizgiler, ten renginiz, göz renginiz, saç renginiz ve giysileriniz makyajınızı tamamen size özel ve bazen o güne özel hale getirir. Tercih sizin ama nasıl, ne renk, ne kadar az veya ne kadar çok makyaj yaparsanız yapın, gece yatmadan önce mutlaka özenle temizleyin.

Yorumlar

Yorum

yasemin amato: 1965 yılında İran'nın Tebriz kentinde doğmuştur. 1983 yılından itibaren Türkiye'de yaşamaktadır. 1990 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni bitirdikten sonra, ihtisasını aynı üniversitenin Dermatoloji Ana Bilim Dalı'nda yaptı. Kozmetik dermatolojiye olan tutkusunu geliştirmek için İngiltere'ye gidip Birmingham'da dermatoloji kursuna katıldı. 1995 yılında ABD'nin Dallas eyaletinde Kollajen enjeksiyonları hakkında eğitim aldı. 1996 yılında Paris'te dünyanın en ünlü uzmanlarından (Dr.Benjamin Asher, David Goldberg, Dr. Legrand, Dr. J.Le Coz, Dr.Laglen) değişik dolgu maddeleri enjeksiyonları, botoks ve mezoterapi eğitimi gördü. Türkiye'ye dönünce YASEMEN adında bir kozmetik dermatoloji merkezi açarak, İzmir'de ilk kez dolgu, botoks, mezoterapi, lazer epilasyon, kalıcı makyaj ve mikrodermabrazyon uygulamalarını başlattı. 2004 yılında Doğan Yayınevi'nden çıkan "Güzel ol, Bugün, Yarın ve Daima" isimli bir kitap yazmıştır. 2009 yılında "Yaşlanmayı erteleyin" "Evde güzellik ve bakım sırları" "Güzel dokunuşlar" isimli kitapları yayınlanmıştır. 2004 yılından itibaren Şamdan plus, Diva, Sabah Gazetesi'nin eki Günaydın, Hürriyet Aile, Kuşhan Diyet, Karşıyaka LIFE, ESİAD dergileri gibi yayınlarda köşe yazarlığı yapmaktadır. Ayrıca 1994 yılından beri Ticaret Europe üyesidir. Kendisi bir çok televizyon programlarında, üniversite içi seminerlerde, konferanslarda, ulusal ve uluslararası kongre ve seminerlerde konuşmacı olarak katılmıştır. Dr. Yasemin Fatih Amato evli ve bir çocuk annesidir.
Related Post
Leave a Comment